Ekonomi

Solar yatırımlarında sert kış yaşanıyor

Başak Nur GÖKÇAM

Güneş enerjisi yatırı­mında arz talebin 10 misline ulaşınca solar panel piyasasında yaşanan durgunluk ivmelendi. Sektö­rün daraldığına dikkat çeken ORGE Yenilenebilir Ener­ji Başkanı Mehmet Tahir Öz­soy, “Bu yıl kurulum 2 gigawa­ta ulaştı ve rekor kırıldı.

İleti­şimde olduğumuz çok sayıda tedarikçi firma var. Hemen her üreticiyle konuşuyoruz ve aslında daralmanın sadece solar sektöründe olmadığını da söyleyebiliriz. Çünkü ge­nel olarak başka sektörlerde de benzer problemlerin oldu­ğunu deneyimlemesek de gö­rüyoruz. Bu durumun altında aslında tamamen içinde bu­lunduğumuz makroekono­mik koşullar yatıyor.

Yüksek enflasyon, yüksek faiz oran­ları ve bu faiz oranlarıyla ya­tırım yapmak, TL kredi kul­lanmak dışında döviz geliri olmaması yatırımla­rın ertelenmesine neden oluyor. Ya­tırımcılar önleri­ni görmek istiyor veya alterna­tif yatırım yap­mak, risk al­maktansa mev­cuttaki nakdini para piyasala­rında değerlendirmek daha kolay ve rasyonel geliyor. Bu daralmanın etkisini hepimiz sektördeki oyuncular olarak hissediyoruz” dedi.

Yeni ihaleye çıkan ve devam eden projeler olduğunu belir­ten Özsoy, “Çok enerji tüke­ten, çok sayıda bayisi ve ma­ğazası olan şirketler bütün tü­ketimlerini sağlayacak santral yapmak istiyorlar. Çok büyük projeler olduğu için de aşırı bir rekabet yaşanıyor. Biz OR­GE Solar olarak marjlarımı­zı koruyamadığımız işlere de çok girmek istemiyoruz açık­çası. Çünkü iş alalım diye çok düşük marjlara oluşan fiyatla­rı görüyoruz. Romanya paza­rının yanı sıra başka projele­rimiz de vardı fakat şu an için yatırımlarımızı bekletiyoruz. Bu da bir tercih” diye konuştu.

Pazar araştırması yapılmadan yatırım yapılıyor

Türkiye’deki panel fabri­kalarının durumuna yönelik de değerlendirmede bulunan ORGE Solar Yenilenebilir Enerji Başkanı Mehmet Ta­hir Özsoy, “Türkiye’deki pa­zar ihtiyacının çok üzerinde bir kapasite yatırımı yapıldı.

Rekor kırdık dediğimiz za­manda yaklaşık 2 gigawatt ya­tırım yapıyorsak yaklaşık ve 20 gigawatt üretim kapasite­miz varsa geri kalan 18’i kime satacağız? Diyelim ki Avru­pa’ya, ABD’ye satmak istiyo­ruz. Zaten Çin’le rekabet ede­miyoruz. Bizim fiyatlarımız Çin’le rekabet edecek fiyat­lar değil. Zaten Türkiye’de­ki fiyatlar da Çin rekabeti ol­madığı için Çin’e göre üretim maliyetleri yüksek. Avrupa’da 10-11 cente bant başına panel satılabilirken, bizde 18-20 se­viyesinde.

Bu da neredeyse 2 katı demek. Tabii bu fiyatlar nakliye hariç fabrika satış fi­yatları. O yüzden bizim böyle bir rekabet şansımız yok. Bu, özellikle Ukrayna-Rusya sa­vaşının meydana getirdiği ge­çici gelişmelerin ortaya çıkar­dığı bir furya idi ve iştahlanıp yatırım yapmak isteyenler so­nucunda yanlış yatırım kararı verdiler. Şu an asıl sorun ben­ce şu; pazar araştırması yapıl­madan yatırım yapmaya gidi­liyor” ifadelerinde bulundu.

Avrupalının tek hedefi 3 kuruş tasarruf değil

Avrupa’da yapılan yatırım­lara ilişkin de değerlendirme­de bulunan Özsoy, “Avrupalı da yatırım yapıyor ama 20 yıl­lık borçlanmada onların hedefi sadece 3 kuruş tasarruf etmek değil. Orada dünyaya, insan­lığa ve gelecek nesillere katkı bilinci daha yüksek ve aslında bu daha büyük bir motivasyon. Şu anda suçlu aramakla ya da sen yaptın, ben de yaparım de­mekle bir çözüme ulaşamayız. Bilakis belki şunu yapmamız lazım; sürdürülebilirlik hedef­lerinde onlardan daha çok se­simizi çıkarıp, onlardan daha çok bu konuyu sahiplenip, on­ları daha çok bu sorunları çöz­meye itmeliyiz. Burada onlar­dan kastettiğim sanayi devri­mini başlatanlar, yani Batılı ülkeler. Sorumlu sensin diye­bilmek için onları bizim zorla­mamız gerekiyor” dedi.

Asıl amaç tasarruf olmamalı

Yenilenebilir enerji yatırımlarında asıl amacın tasarruf sağlamak olmaması gerektiğine vurgu yapan ORGE Yenilenebilir Enerji Başkanı Mehmet Tahir Özsoy, “Bu noktada bakış açısını değiştirmek gerekiyor. Gün sonunda tabii ki herkes cebinden çıkan kaynağı düşünür fakat yapılan yatırımların bir de sorumluluk boyutu var. Buradaki sorumluluktan kastettiğim ‘sosyal sorumluluk’ değil. Bizim ülkemize, geleceğimize ve çocuklarımıza karşı sorumluluğumuza bakmamız lazım. Biz ise yatırımın kendisini kaç yılda döndürdüğüne ve yıllara göre değerlendirmesine bakıyoruz. Halbuki hedeflenmesi gereken yatırımların dünyayı ne kadar yaşanılabilir hale getirdiği… Sonuçta dünyayı bu hale getiren biz ve bizden önceki nesiller” diye konuştu.

Önceliğimiz çatılar olmalı

Gündemdeki Yüzer GES çalışmalarına ilişkin de konuşan Mehmet Tahir Özsoy, “Yüzer GES’teki kapasitemiz çok ciddi fakat bu yatırımlarda rezervuarlara kimin izin vereceğinin düzenlenmesi, önünün açılması gerekiyor. 20-30 kurumdan alınması gereken evrak ve izin süreçleri işi uzatabilir. Bizim hızlılık kazanmak adına önceliğimiz çatı olmalı. Çatılar bittikten sonra araziye yönelmek daha doğru. Bu noktada da en büyük sorunlardan biri izin süreçleri. Çünkü 20 bin metrekare fabrikanın çatısı ile 20 metrekarelik alana yapılacak güneş enerjisi yatırımının izin süreci aynı. Ve bu gerçekten hem yorucu hem de maliyetli. Bunları bizim ortadan kaldırmamız, azaltmamız, basitleştirmemiz, gerçekten teşvik eder hale getirmemiz lazım” önerisinde bulundu.

haber-izmit.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu